Varlık Fonu - Türk Telekom Satın Alım Girişimi Üzerine Düşünceler
Burada yer alan bilgiler kişisel görüşüm olup, kesinlikle yatırım tavsiyesi değildir.
Bu blogdaki popüler yayınlar
İş yaptığı sektör olarak bu işi yapmak kimin aklına gelir diyebileceğimiz Selçuk Ecza Deposu firması kurum kültürü, muhafazakar iş yapış şekli ve sessiz sakin sağlam temeller ile ilerlemesi ile incelemeye değer bir firmadır. Arzu edenler firmanın 50. yılına özel firma ve kurucusu Ahmet Keleşoğlu'nu anlatan güzel videoyu izleyebilir. Ancak kısaca videoda en dikkat çekeci nokta, firmanın ödemelerinde gecikme veya aksaklık yaşanmamasına verdiği azami önemdir. Verilen bu önem ve asgari finansal borç ile işin sürdürülmesi firmayı bugünlere, sektöründe her yıl daha da güçlenerek, gelmesini sağlamıştır. Selçuk Ecza Deposu, depo ile eczane arasında ilaçların taşımacılığını üstlenen Türkiye'nin en büyük ecza deposudur. Firma, ilaçların üretim yerleri ile depo arasındaki taşımacalığını ve ilaç ithalatlarını üstlenmemekte ve hastane toplu ilaç alımları iş kolu ile ilgilenmemektedir. Firmanın geçmiş finansal perfomansını ve geleceği ile alakalı düşüncelerime geçmeden önce 2015 yıl
Aksa Enerji 4. çeyrek finansal sonuçlarını açıklaması ile beraber firmanın elde ettiği net kar rakamının büyük çoğunluğunun 'kontrol gücü olmayan paylar'a aktarılması üzerinden firmaya şüpheli bakışlar atılmıştır. Firmanın son dönemde finansal tablolarında yapmak durumunda kaldığı değişiklikler göz önünde bulundurulduğunda bu durum anlayışla karşılanması gerekli bir durumdur; ancak sosyal medyada okuduğum tarzda firmanın yaptığı yanlış bir durum yoktur. Düşüncelerimi anlaşılır bir şekilde aktarabilmeyi başarırsam, 'kontrol gücü olmayan paylar'ın net kar ve özkaynak rakamından aldığı pay ve yıllar yılı değişimi çok faydalı bilgiler bizlere aktarmaktadır. 'Kontrol gücü olmayan paylar' ile anlatılmak istenilen ana ortaklıkların, bu yazı için Aksa Enerji ve Gübre Fabrikaları, sahip olmadığı yüzdelere düşen özkaynak veya kar kalemleri kastedilmektedir. 'Kontrol gücü olmayan paylar' finansal tablolarda karşımıza bilanço özkaynaklar kalemi, gelir-gid
Bugüne kadar Alarko Holding firmasına derinlemesine bakmak müteahhitlik sektörüne olan alerjim ve bilgi yetersizliğim sebebiyle nasip olmamıştı. Ancak bu durum son zamanlarda Holding hissesinde yaşanan ciddi gerileme ve sosyal medya üzerinden analizlerine değer verdiğim kişilerin paylaştığı bilgiler nedeniyle değişti. Baştan söylemek gerekirse firma analizi için, yazının sonunda isimlerini teker teker yazacağım, birçok kişinin özverili bir şekilde araştırıp bulduğu bilgilerden faydalandım. Özverili demek doğru çünkü firma finansal tabloları içerisinde önemi büyük, ciddi yatırımların olduğu ve riskin oluştuğu yerler özkaynak yöntemiyle sunulmaktadır. Bu şekilde sunulması, firma uzmanlarından bahsetmiyorum, firmaya objektif ve yeni bir açıyla bakacak kişiler için zorluk çıkarmaktadır. Bu sebeple yazımda Holding'in iş yaptığı sektörleri birer birer, bilgim dahilinde, değerleme yapmayı zorlaştıran nedenler ile beraber analiz edeceğim. Alarko Holding, Türkiye'de müteahhitlik, en
İş GYO ve Nef firmaları ile başladığımız gayrimenkul sektörü incelememize, son yıllarda yapmış olduğu yatırımlar ve projelerle adını sıklıkla duyduğumuz Torunlar GYO'nun dahil edilmesi, sektörün yaşadığı güncel sıkıntıları anlamamıza yardımcı olacaktır. Bahsi geçen üç firmanın iş yapış ve gelir kompozisyonu farklı olsa da ortak temel sıkıntılarının satışların durma noktasına geldiği dönemde yüksek borçluluk, elde kalan stok ve proje geliştirilmesi beklenen, nakit olmayan arsalar olduğunu söyleyebiliriz. Torunlar GYO'yu bahsi geçen diğer iki firmadan ayıran en önemli özellik ağırlıklı AVM'lerden elde ettiği kira gelirleridir. Belitilen kira gelirleri brüt değil, net gelirlerdir. Net kira gelirlerinin içeriği aşağıda sunulmuştur: Kiraların yaklaşık %70'i Dolar, %30'u Euro ile elde edilmektedir. Bu sebeple, kiralama işlemlerinin, bir ay gibi kısa bir sürede TL'ye döndürülmesi durumunun Torunlar GYO'yu olumsuz etkileme ihtimali söz konusudur. Belir
Bugünkü yapacağım NEF firma analizi, önceki firmaya yönelik yapmış olduğum analizin devamı niteliğindedir. 28 Ağustos 2018 tarihli analizimde firma sıkıntılarının kaynağı olarak iki hususa dikkatinizi çekmiştim. 'Gayrimenkul ve inşaat firmalarının bir proje bitmeden başka bir projeye başlaması ve projeleri birbirini finanse edecek şekilde (minimal özkaynak ile) devam ettirmeye çalışan sektör yapısı Nef içinde geçerli duruyor. 2016 yılında herhangi bir sıkıntı yok gözükürken firma elinde bulunan arsalara ek başka arsalar için ciddi ön ödemeler yapmıştır. Para ucuzken ve ekonomi iyi durumundayken birbirini besleyen bu sistem aldatıcı güvenilirlik yaratmış olsa da sistem konuta olan talebe oldukça muhtaçtır.' 'Nef'i Torunlar ve İŞ GYO gibi diğer gayrimenkul firmalarından ayıran ve negatif olan en büyük özelliğinin kira geliri elde ettiği gayrimenkullerinin azlığıdır. Bu negatif durum konut yap-sat tarafında yaşanan durgunluğun şokunu azaltacak gelirlerin olmayışı
Coca Cola İçecek firmasını uzun zamandır, derinlemesine olmasa da, yakından takip etmekteyim. Yakından takip etmeliyim, çünkü Anadolu Efes sahipliği üzerinden firmanın dolaylı sahiplerinden Anadolu Holding'in bir yatırımcısıyım. Bu sebeple bugün sizler ile bir Anadolu Holding yatırımcısı gözünden Coca Cola İçecek firmasını, finansal-muhasebesel verileri üzerinden inceleyeceğim. Coca Cola firmasını ve markasını bilmeyen bir kişi olmadığı varsayımında, inceleyeceğimiz Coca Cola İçecek firmasının Coca Cola ekosisteminin hangi ayağında olduğuna bakarak analizimize başlayabiliriz. Kaynak: https://www.coca-colacompany.com/company/coca-cola-system Dört kademeden oluşan baştan sona süreç için benim sormak istediğim soru: Coca Cola Company neden 225 şişeleme ortakları aracılığı ile şişeleme ve dağıtım operasyonlarını kendi yapmamaktadır? Öncelikle Coca Cola Company, şişeleme operasyonlarından bağını tamamen koparmamaktadır. İlk olarak örneğin Coca Cola İçecek firmasının %20,09
Bugün 'Bankaların Takipteki Kredilerine Yönelik İnceleme' yazı dizimin ikinci yazısı ile karşınızdayım. Yazı dizimin ilk yazısında kısaca: Kredi alacaklarının risk gruplandırması içerikleri Seçili bankaların I, II. ve Donuk alacaklar (III, IV, V) dağılımları ve bu alacak kategorileri için ayırdıkları yüzdesel karşılık miktarlarını Çekirdek sermayelerine göre tahmini karşılık risklerini sizlere sundum. Yukarıda sıralanan inceleme noktaları sonrası analizimi 'Sonuç olarak, kamu bankalarının II. seviye ve donuk alacaklarının özel bankalara göre düşük tuttuğu ortamda dahi, seçili bankaların riskleri artmış 254 Milyar TL II. seviye alacak, 118 Milyar TL de donuk alacak miktarı mevcuttur. Bu miktarların banka bilançolarında oturmalarına ve zamanla, kredi akışını duraklatma pahasına, sermaye benzeri borçlanma araçları ihraçları yardımı ile çözülmesini, bekleyebiliriz. Eğer hızlı çözmek istiyorsak başka çözümler üzerinden kafa yormalıyız.' düşüncelerimi sunara
Bugüne kadar Aksa Enerji ve operasyonel sonuçları ile alakalı dört yazı yazdım. 1. Yazı: Afrika Aksa Enerji'nin Kurtuluşu mu? https://suphecikimse.blogspot.com/2018/08/afrika-aksa-enerjinin-kurtulusu-mu.html 2. Yazı: Aksa Enerji Değerleme Çalışması https://suphecikimse.blogspot.com/2018/08/afrika-aksa-enerjinin-kurtulusu-mu.html 3. Yazı: Aksa Enerji 3. Çeyrek Sonuçları Üzerine https://suphecikimse.blogspot.com/2018/11/aksa-enerji-3-ceyrek-sonuclar-uzerine.html 4. Yazı: Aksa Enerji Üzerine Kısa Bir Çalışma https://suphecikimse.blogspot.com/2019/01/aksa-enerji-uzerine-ksa-bir-calsma.html 1. ve 2. yazıda genel hatları ile firmanın Afrika yatırımlarından yalnızca elde ettiği veya da elde etmeyi planladığı getirilere odaklanılmaması gerektiğini ve risklerin olduğunu, 3. ve 4. yazıda ise Afrika yatırımlarında alacak tahsilatlarında yaşanan gecikme ile firmanın finansal sonuçlarında yapıldığına inandığım muhasebe hatasına yönelik düşüncelerimi belirttim. Analizlerim
Güncel Yaşar Holding analizi için tıklayınız . Bugünkü yazımda Yaşar Holding ve iştirakleri ile alakalı düşüncelerimi, aşağıdaki noktalar üzerinden sizinle paylaşmak isterim: Holding seviyesinde bulunan 2020 vadeli 250 Milyon Dolar'lık borç İştiraklerin Holding'e ve sermayedarlarına dağıttığı temettünün sürdürülebilirliği İştirak veya duran varlık satış ihtimali Yukarıda belirtilen üç noktayı birbirine bağlamadan önce Yaşar Holding'in 2014 Kasım ayında yapmış olduğu 250 Milyon Dolar'lık borçlanma ile alakalı bazı bilgileri sizle paylaşmam faydalı olacaktır. Belirtilen tarihte Holding tarafından yapılan borçlanma, sabit faizle (%8,875), Dolar cinsindendir. Ancak Holding zaman içerisinde borcu SWAP işlemi yaparak sabit faizli (%7,23-%7,45), iki bölümden oluşacak şekilde, Euro cinsi borca dönüştürmüştür. Yani altı ayda bir yapılan yalnız faiz ödemeleri ve 2020'de yapılacak faiz ve ana para ödemesi firma acısından değerlendirilirken Euro/TL kurunun hesaba katıl
Yorumlar
Yorum Gönder