Keskinoğlu Tavukçuluk Firmasının Son Dönem Tahmini Yolculuğu
Bağlantıyı al
Facebook
Twitter
Pinterest
E-posta
Diğer Uygulamalar
-
Keskinoğlu Tavukçuluk firmasını 2018 yılında konkordato sürecine iten etkenleri yazımın başından belirtmeliyim ki hakim değilim. Bu analizin amacı, bulabildiğimiz veriler üzerinden Keskinoğlu firmasının 2020 yılı Ekim ayı ile birlikte kamu bankalarına geçmesi sonrası yapılanları TAHMİNİ olarak incelemektir.
Firmayı düzlüğe çıkarmak için son dönemlerde yapılan işlemleri VARSAYILAN veriler üzerinden üç ekonomik aktörün bilançoları üzerinden inceleyeceğim.
Başlangıç olarak:
Keskinoğlu firmasının kamu ve özel bankalara toplam 1,5 Milyar TL (TL ve/veya Yabancı Para) borcu olduğu,
Bu borcun brüt olarak 1,25 Milyar TL'si özel bankalara, 250 Milyon TL'si kamu bankalarına olduğu,
Özel bankaların bugüne kadar alacaklarına %40 karşılık ayırdığı
varsayılmıştır.
Kamu bankaları, özel bankalardan Keskinoğlu firması net alacaklarını satın almış ve hem borcun, hem de firmanın sahipliğini üstlenmiştir. Bu aşamada özel bankaların ayırdıkları karşılıklar sonrası kalan net alacak tutarları üzerinden ilave zarar etmeden kamu bankalarına sattıkları varsayılmıştır.
Kamu bankalarının özel bankalardan alacaklarını satın alma işleminde kırpma yapıldığını TBB Başkanı Sayın Aydın'ın 3 Şubat tarihli BloombergHT röportajının 1 saat 12. dakikasında görebilirsiniz.
Alacak ve firma sahipliği devralımı sonrası Keskinoğlu firma sahiplik yapısı 13 Ekim 2020 tarihinde aşağıda sunulan şekilde olmuştur.
2020 yılı 4. çeyreğinde kamu bankaları Keskinoğlu alacaklarına yönelik yapılandırma işlemine gittikleri yüksek ihtimaldir.
2020 3. Çeyrek
2020 4. Çeyrek
2020 yılı üçüncü ve dördüncü çeyrek firma verilerine odaklandığımızda, son çeyrek Keskinoğlu firmasının yaklaşık 807 Milyon TL kar elde ettiğini görebilirsiniz. Elde edilen bu karın operasyonlardan veya TL'nin son çeyrekte gerçekleştirdiği değer kazancı kur karı kaynaklı olduğunu yalnızca düşünmüyorum. Bu seviyede karın en büyük sebebinin borç yapılandırma işlemi ile ortaya çıkan azalan borçluluk durumu karı olduğunu düşünmekteyim. Kamu bankalarının özel bankalardan alacağı satın alırken ki uygulanan iskonto veya özel bankaların ayırdığı karşılık kadar yapılandırma ile borç azaltımı karı oluşmuş olabilir.
Sunulan ilk resimde üçüncü kademede anlatılmak istenen budur. Kamu bankalarının başlangıçta var olan alacakları ile özel bankaların brüt alacak toplamları varsayımsal olarak 1,5 Milyar TL'den 1 Milyar TL'ye düşmüştür.
Aynı tarihler arası, Sayın Aydın'ın röportajında da belirttiği gibi, Keskinoğlu Aile fertlerine %1'erlik sahiplik Vakıfbank tarafından geri verilmiş, 2021 yılı başında ise Vakıfbank, Keskinoğlu firmasındaki paylarının tamamını Ziraat Bankası'na satmıştır.
Son olarak 5 Mart 2021 tarihinde Ziraat Bankası ve Halk Bank, yaklaşık 257 Milyon TL alacaklarını ayni sermaye olarak Keskinoğlu firmasına aktarmıştır.
Yeniden belirtmem gerekirse, borç rakamları ve ayrılan karşılıklar VARSAYIMSALdır; ancak tahmini olarak yapılan işlemler ile Keskinoğlu firması daha sağlam temellere oturtulmaya çalışılmaktadır. Sunulan işlemler sonrası Keskinoğlu firmasına alanında uzman iki yerli firma %20 oranında ortak olmuştur. Ortaklık işlemi ilave sermaye koyma yolu ile mi, yoksa pay satışı yolu ile mi yapıldığını ise yazının yazıldığı gün bilememekteyiz.
Sonuç olarak önümüzdeki dönemlerde buna benzer işlemlerin banka, banka iştirakleri ya da 'Girişim Sermayesi Fonları' önderliğinde artacağa benziyor. Keskinoğlu firması korona virüsü ile önemi daha da anlaşılan gıda sektöründe ölçeği ve Akhisar yöresine olan katkısı ile kurtarılmayı hak eden bir firmadır; ancak kurtarılmaya çalışılan firmaların serbest piyasa rekabet ortamına zarar vermeyecek şekilde ayağa kaldırılmasına azami önem verilmesi elzemdir.
Bağlantıyı al
Facebook
Twitter
Pinterest
E-posta
Diğer Uygulamalar
Yorumlar
Burada yer alan bilgiler kişisel görüşüm olup, kesinlikle yatırım tavsiyesi değildir.
Rönesans Holding'i bugüne kadar Şehir Hastaneleri'ne yönelik yatırımlarından ötürü inceleme fırsatım oldu. Holding'in 2019 yıl sonu finansal tablolarını sunmama durumundan ötürü Şehir Hastaneleri'ne yönelik güncel bir analiz yapamayacak olsam da, Holding'in gayrimenkul yatırımları ve firmasına yönelik inceleme yapmak bizlere faydalı bir yatırım bakış açısı sunacaktır. Not: Tahvilleri borsada işlem görmüş olup finansal tablolarını 2019 yıl sonu ile beraber sunmamaya başlayan tek firma Rönesans Holding değildir. Timur Gayrimenkul (NEF) firması da işlem gören bir tahvilinin kalmayışı sebebiyle finansal tablolarını sunmamaya başlamıştır. Türkiye'de borçlanma araçları piyasasının gelişminin hisse senedi piyasısının gelişiminden çok daha önemli olduğu kanısındayım. Borçlanma araçları piyasasının gelişmesi ile Bankaların üzerindeki yük azalmış Ekonomide şeffaflık artmış Firmaların alternatif finansman imkanlarına ulaşması artmış olabilecektir. Özellikle şeff
Hepimiz yatırım yaparken değerli bulduğumuz aracı kurumların firmalara yönelik raporlarını okumaya veya raporu okumaya üşeniyor ya da içeriğine inanmıyorsak en azından hedef fiyatlarına göre potansiyel getirilerini görmeye hevesliyizdir. Karşıma çıkan raporların çoğunda firmayı veya iş yaptığı sektörü yakın dönemde etkileyen veya etkileyebilecek gelişmeler çok güzel bir şekilde sunuluyor olsa da, karşımızda duran ve ileriki yıllarda çok daha önemli hale gelecek olan KÜRESEL ISINMA riskine karşı firmaların iş modeline yönelik riskler geri plana atılmaktadır. Küresel ısınmaya yönelik gün geçtikçe artan zorunda farkındalık ve etkilerini hafifletmeye yönelik hareket etme durumu, Blackrock GM'si Larry Fink'in de son yazısında bahsettiği gibi tektonik hareketlere sebebiyet vermektedir. Fink'in yazısında ilave olarak sunduğu 'Hiçbir firma iş modeli nette sıfır karbon ekonomisinden sıyrıksız kaçamayacaktır.' düşüncesi hem ekonomimizin, hem de yatırım yaptığımız firmaların ş
Bugün 'Bankaların Takipteki Kredilerine Yönelik İnceleme' yazı dizimin ikinci yazısı ile karşınızdayım. Yazı dizimin ilk yazısında kısaca: Kredi alacaklarının risk gruplandırması içerikleri Seçili bankaların I, II. ve Donuk alacaklar (III, IV, V) dağılımları ve bu alacak kategorileri için ayırdıkları yüzdesel karşılık miktarlarını Çekirdek sermayelerine göre tahmini karşılık risklerini sizlere sundum. Yukarıda sıralanan inceleme noktaları sonrası analizimi 'Sonuç olarak, kamu bankalarının II. seviye ve donuk alacaklarının özel bankalara göre düşük tuttuğu ortamda dahi, seçili bankaların riskleri artmış 254 Milyar TL II. seviye alacak, 118 Milyar TL de donuk alacak miktarı mevcuttur. Bu miktarların banka bilançolarında oturmalarına ve zamanla, kredi akışını duraklatma pahasına, sermaye benzeri borçlanma araçları ihraçları yardımı ile çözülmesini, bekleyebiliriz. Eğer hızlı çözmek istiyorsak başka çözümler üzerinden kafa yormalıyız.' düşüncelerimi sunara
Bugüne kadar Alarko Holding firmasına derinlemesine bakmak müteahhitlik sektörüne olan alerjim ve bilgi yetersizliğim sebebiyle nasip olmamıştı. Ancak bu durum son zamanlarda Holding hissesinde yaşanan ciddi gerileme ve sosyal medya üzerinden analizlerine değer verdiğim kişilerin paylaştığı bilgiler nedeniyle değişti. Baştan söylemek gerekirse firma analizi için, yazının sonunda isimlerini teker teker yazacağım, birçok kişinin özverili bir şekilde araştırıp bulduğu bilgilerden faydalandım. Özverili demek doğru çünkü firma finansal tabloları içerisinde önemi büyük, ciddi yatırımların olduğu ve riskin oluştuğu yerler özkaynak yöntemiyle sunulmaktadır. Bu şekilde sunulması, firma uzmanlarından bahsetmiyorum, firmaya objektif ve yeni bir açıyla bakacak kişiler için zorluk çıkarmaktadır. Bu sebeple yazımda Holding'in iş yaptığı sektörleri birer birer, bilgim dahilinde, değerleme yapmayı zorlaştıran nedenler ile beraber analiz edeceğim. Alarko Holding, Türkiye'de müteahhitlik, en
20 Ağustos 2020 tarihli "Doğuş Holding 2020 2. Çeyrek Sonuçları Üzerine" adlı analizime '1 Nisan 2020 tarihli firmaya yönelik analizimi 'Sonuç olarak Doğuş Holding için 2020 yılı da çok zorlu geçmeye adaydır. Varlık satma zorunluluğunun artarak devam ettiği ortamda korona virüsünün etkileri ile varlık satışlarında hedeflenen değerler istenilen hızda elde edilemeyebilir. Yapılan ve planlanan satışların Holding'in en kuvvetli olduğu ve döviz getirisi olan iş kollarında olması ise artta kalan Holding yapısı için endişe vericidir.'' düşüncelerime atıf yaparak başlamıştım. Bugünkü analizimi de bu şekilde başlamam çok doğru olacaktır. Çünkü 2020 yılı Holding'in tümünü ele aldığımızda çok ama çok zorlayıcı geçmiştir. Her Holding analizimde sunduğum, Holding'in operasyonel nakit akış performansı ve faiz ödemeleri aşağıda sunulmuştur. Not: 2020 yılı için bizlere sunulan nakit akış tablosunda, operasyonel nakit akış performansı hesaplanırken geri eklenen &
Yaşar Holding için 2019 yılı hiç de iyi başlamadı. 2020 Mayıs vadeli 250 Milyon Dolar Eurobond itfasına az bir zaman kala iştiraklerinin yıla kötü başlaması mevcut sıkıntıları arttırdığını söyleyebiliriz. Bu yazımda Yaşar Holding'in 2018 yıl sonu finansal tablo verilerine iştiraklerinin 2019 ilk çeyrek seçili finansal verileri eşliğinde odaklanılacaktır. Holding'in dikkat edilmesi gerekli özkaynak verisi 2018 3. çeyrek sonu eksi 326 Milyon TL seviyesinden yıl sonunda artı 121 Milyon TL seviyesine yükselmiştir. 3. Çeyrek Özkaynak 4. Çeyrek Özkaynak Özkaynak verisinde ciddi artışın sebepleri TL'nin dördüncü çeyrek yabancı para birimlerine karşı değer kazanması, iştiraklerin operasyonel karlarını ve duran varlık yeniden değerleme karlarını gösterebiliriz. Yazının yazıldığı tarihe kadar TL'nin yabancı para birimlerine karşı değer kaybı göz önünde bulundurulduğunda özkaynak verisinin yeniden sıfıra yaklaşma ihtimalini göz ardı etmemeliyiz. Holding özkaynak ver
19 Ekim tarihli firma detaylı analizimde , 'Bu noktada firmanın temettü dağıtma politikasını etkileyebilecek bir faktörden bahsetmem yerinde olacaktır. Aksa Akrilik firmasının %5.45'inin sahibi Somerset Capital Management firmasının MI Somerset Gelişmekte Olan Ülkeler Temettü Büyüme Fonu 'dur. Bu yüzdede sahipliği olan ve temettünün büyüme potansiyeline yatırım yapan bir fonun Aksa Akrilik üzerinde dolaylı olarak temettü dağıtma baskısı uyguladığı düşünülebilir. Sebebi eğer Aksa Akrilik hiç temettü dağıtmaz veya düşük yüzdede dağıtır ise fon yatırım stratejisi sebebiyle satmak zorunda kalabilir ve ciddi hissede baskı oluşabilir.' Bu düşüncelerime yönelik olabilecek bir açıklama KAP'a sunuldu: 21 Aralık 2018 gününden beri aralıksız yavaş yavaş Aksa Akrilik pay oranını azaltan fonun dün itibariyle sahiplik oranı %5'in altına inmiştir. %5'in altına inilmesi ile fonun pay satmaya devam edip etmediğini KAP'a sunulan günlük tablolardan takip edem
Bugünkü yapacağım NEF firma analizi, önceki firmaya yönelik yapmış olduğum analizin devamı niteliğindedir. 28 Ağustos 2018 tarihli analizimde firma sıkıntılarının kaynağı olarak iki hususa dikkatinizi çekmiştim. 'Gayrimenkul ve inşaat firmalarının bir proje bitmeden başka bir projeye başlaması ve projeleri birbirini finanse edecek şekilde (minimal özkaynak ile) devam ettirmeye çalışan sektör yapısı Nef içinde geçerli duruyor. 2016 yılında herhangi bir sıkıntı yok gözükürken firma elinde bulunan arsalara ek başka arsalar için ciddi ön ödemeler yapmıştır. Para ucuzken ve ekonomi iyi durumundayken birbirini besleyen bu sistem aldatıcı güvenilirlik yaratmış olsa da sistem konuta olan talebe oldukça muhtaçtır.' 'Nef'i Torunlar ve İŞ GYO gibi diğer gayrimenkul firmalarından ayıran ve negatif olan en büyük özelliğinin kira geliri elde ettiği gayrimenkullerinin azlığıdır. Bu negatif durum konut yap-sat tarafında yaşanan durgunluğun şokunu azaltacak gelirlerin olmayışı
Yılda bir yayınladığı yıllık faaliyet raporları üzerinden analiz edebildiğimiz Zorlu Holding, geçtiğimiz günlerde 2019 yılı faaliyet raporunu bizlerle paylaştı. Paylaşması ile beraber 19 Temmuz 2019 tarihli analizimde belirttiğim 'Sonuç olarak Zorlu Holding firmasının işi pek de kolay değildir. İç kanama bölgelerinin fazlalığı yanında tüm iştiraklerin ve Holding'in birbirlerine verdiği borçlar ve kefaletler sebebiyle birbirlerinin sıkıntılarına oldukça bağlıdırlar. Ne yapıp edip düzlüğe çıkmak için Holding'in bir strateji belirlemesi gerekmektedir. Bu stratejinin bir kolu %100 varlık satışları olmalıdır.' düşüncelerim pekişmiştir. O günden bugüne Holding'in ana sıkıntı kaynaklarında değişim olmasa da, korona virüsü ve TL'nin değer kaybının etkileri ile Holding'in işi daha da zorlaşmaktadır. Bugünkü analizimizin temelini oluşturacak ana sıkıntı kaynakları: Holding'in İlişkili Kişileri ile Olan Borç ve Alacak İlişkisi: Holdinglerin tam konsolide ettiği f
Şehir hastaneleri ile alakalı ilk yazımın devamı niteliğinde olan bu yazımda, yüklenici firmaların bizlere şehir hastaneleri yatırımları ile alakalı sundukları finansal veriler üzerine odaklanacağım. Firmaları incelerken dikkat etmemiz gerekli asıl husus, nihai teklif dönemi yapmayı taahhüt ettikleri yatırımlar sonucu kamu ile anlaştıkları ilk kullanım ve hizmet bedelleridir. İlk belirlenen toplam kira bedelleri (sunulan hizmetlerin farklılığına göre firmadan firmaya değişiklik gösteriyor) izleyen dönemlerde oluşacak yeni toplam kira bedellerine farklı formüller yolu ile hesaplanan baz noktaları olacaktır. İncelemem daha şeffaf ve fazla bilgiye ulaşılabilir olması sebebiyle Rönesans Holding ve YDA İnşaat firmaları üzerine olacaktır. Üç tane şehir hastanesi yatırımı olan Akfen Holding'in de finansal verilerine ulaşmak mümkün olsa da, yatırımların Akfen İnşaat'ın diğer projeleri ile beraber sunulmasından ötürü şeffaf değildir. İlk olarak finansal verilerin şeffaflığı k
Yorumlar
Yorum Gönder