Alarko Holding 2. Çeyrek Sonuçları Üzerine

Alarko Holding, 2. çeyrek sonuçlarını açıklaması ile beraber yatırımcılarını son dönemlerde neden sevindirdiğini sayısal olarak kanıtlamış oldu. Hidroelektrik santrallerinde devam eden iyi performans, taahhüt iş kolunda devam eden iyileşme ve alınan ve alınması muhtemel projelerin katkısı ile ikinci çeyrek Holding açısında gayet iyi geçmiştir; ancak ikinci çeyrek sonuçlarında en büyük sürprizi yapan bana göre özkaynak yönetimi ile kayıt altında tutulan ve Alcen Enerji firması bağlı ortaklığı olan Meram Elektrik Dağıtım firmasında olmuştur.

Bugünkü yazımda bu sebeple en çok, sonuçlarını çeyrekten çeyreğe ön görmenin imkansıza yakın olduğu Meram Elektrik Dağıtım firmasına yer vereceğim. Diğer bahsedeceğim konular ise taahhüt segmenti sayısal verileri, elektrik üretim yatırımları ve hisse geri alımına yönelik düşüncelerim olacaktır.
  • Taahhüt:

Not: Veriler Holding'in dipnot başlangıcında sunduğu segment performans tablolarından elde edilmiştir. Taahhüt ve arazi geliştirme segmenti verilerinden Alarko GYO'nun verileri çıkarılarak taahhüt kısmı tahmin edilmiştir.

Sunulan verilerden ikinci çeyrek yapımına devam edilen yurt içi projelerden daha iyi sonuçlar elde edildiği anlaşılmaktadır; ancak Holding'in taahhüt iş kolundaki geleceği artan oranda yurt dışı işlerine kaymaktadır.


2. çeyrek sonu itibariyle oluşan yaklaşık 1 Milyar Dolar'lık taahhüt iş hacmi, aşağıda sunulan yaklaşık 176 Milyon Euro'luk proje ile artacaktır.


İmzalanan projelere ek Holding, 2019 yılı içerisinde iş hacmini daha da arttırabileceğini faaliyet raporunda belirtmiştir.
Sonuç olarak, bugüne kadar yazdığım tüm firma analizlerinde belirtiğim gibi, taahhüt iş koluna yönelik yeterli bilgim olduğu söylenemez; ancak Alarko Holding'e ana iş kolu olan taahhüt işleri hususunda güvenim tamdır. Artan iş hacmi ile beraber taahhüt segmenti önümüzdeki yıllar Holding'e artan oranda değer yaratma potansiyeline sahiptir.
  • Hidroelektrik Santralleri:
Altek Elektrik firması altında faal olan Karakuz (76 MW - YEKDEM var) ve Gönen (10,6 MW - YEKDEM yok) hidroelektrik santrallerinin 2019 yılının ilk iki çeyreğini çok iyi geçirdiklerini söyleyebiliriz.
EPİAŞ sisteminden çekilen verilere göre her iki santralin de geçtiğimiz iki yıla göre ilk iki çeyrekte çok daha iyi kapasite kullanım oranlarına çıkmış olduğunu; ancak ilk iki çeyrek kullanım yüzdesine kıyasla kapasite kullanım yüzdelerinin günümüze kadar üçüncü çeyrek için gerilediğini görebiliyoruz.

Bu sebeple üçüncü çeyrek hidroelektrik santrallerinden elde edilmesi beklenen operasyonel performansın ilk iki çeyreğe göre ciddi anlamda düştüğüne tanıklık edebiliriz. İlave olarak yatırımcıların geçtiğimiz yıllarda oluşan kapasite kullanım oranlarına yeniden önümüzdeki yıllar düşülebileceğini akıllarında tutmalarını tavsiye ederim. 2018 yılının tümünde elde edilen 14 Milyon Dolar'lık performans, 2019 ilk iki çeyreğinde 21,7 Milyon Dolar'a çıkmıştır. Her yıl tekrar edemeyebilecek ciddi bir iyileşme.

Oluşan ciddi performans iyileşmesi ile beraber Altek Elektrik firmasında finansal borç, yıl başından ikinci çeyreğin sonuna, yaklaşık 76 Milyon Dolar'dan (400 Milyon TL) yaklaşık 56 Milyon Dolar'a inmiştir (326 Milyon TL). Nakit varlıkları ise yaklaşık 700 Bin Dolar'dan 3 Milyon Dolar'a çıkmıştır.

Altek Elektrik firmasına yönelik son olarak, Kırklareli Doğalgaz Çevrim Santrali finansal tabloların dışındadır. Bu santralin satılması veya başka bir yerde kullanılma ihtimali unutulmamalıdır.

Not: Sosyal medya hesabım üzerinden üretim firmalarının ilişkili kişi olan perakende veya toptan satış firmalarına zararına satış yapıp yapamayacağına yönelik sorumun kaynağı


Karakuz HES YEKDEM mekanizmasından faydalanırken, Gönen HES yararlanmamaktadır. Oluşan saatlik üretim ve fiyat bilgilerine bakıldığında Gönen HES'in ilk iki çeyrek yaklaşık 8,7 Milyon TL satış miktarına ulaştığı tahmin edilebilmektedir. Eğer Gönen HES tüm üretim miktarını 3,3 Milyon TL zararına satmadıysa, YEKDEM mekanizmasından faydalanan Karakuz HES, ilişkili kuruluş olan Meram Perakende Satış firmasına zararına satış yapmıştır.

Benim kafamı karıştıran YEKDEM mekanizmasından garanti Dolar geliri olan bir santralin bunu yapma ihtimalidir. Takipçilerimden bazıları yapılabileceğini belirtmiştir. 
  • Cenal İthal Kömür Santrali:
19 Haziran tarihli firma analizimde

'Bahsi geçen santral, Türkiye'nin en verimli çalışan santrallerin başındadır. Mevcut fiyatlamalar karşısında en verimli ve sürekli elektrik üretebilen santral dahi kapasite kullanım oranlarını düşürmek durumunda kalıyor ise elektrik fiyatları sürdürülebilir değildir. Yukarıda da bahsedildiği üzere hidroelektrik santrallerinin yoğun çalışabilme imkanları sayesinde mevcut durum sürdürülebilmektedir. Bahsi geçen sebeplerden ötürü ben, elektrik fiyatlarına düzeltme yapılması zorunluluğu tarafındayım.'

düşüncelerimi dile getirmiştim. Analizimi yayınlamamdan kısa bir süre sonra elektrik fiyatlarına zam yapılmıştır. 

Cenal Üretim, elektrik fiyatlarında yaşanan artıştan üçüncü çeyrek fayda sağlayacaktır. Elektrik fiyatlarında yaşanan artışa paralel santralin kapasite kullanım oranlarını arttırması da üçüncü çeyrek verilerinde kendisini olumlu yönde gösterecektir.
Diğer bir olumlu gelişme ise santralin ana girdisi olan kömür fiyatlarında yaşanan seyirdir; ancak unutulmamalıdır ki, ülkemiz kuralları gereği STA anlaşması bulunmayan ülkelerden ithal edilen kömür fiyatları ülkemize en düşük 70 Dolar'dan girebilmektedir. 


Firmanın ne kadarlık kömür ihtiyacını, hangi fiyattan bu sene korumaya aldığını bilemiyor olsam da, mevcut fiyatlar gelecek yıllarda oluşacak kömür ihtiyacını daha düşük fiyatlardan koruma altına alma imkanı vermektedir. Ben Alarko ve Cengiz Holding yerinde olsam, 70 Dolar altı fiyatlardan elimden geldiği kadar, STA anlaşmalı ülkelerden aynı kalitede daha düşük fiyata temin edilemeyenler için, koruma yaparım. 

Üçüncü çeyrek sonuçlarında ciddi iyileşme beklenen Cenal Üretim'in kötü bir performans göstermeye yetecek güvenlik marjı maalesef yoktur. Ne demek istediğimi, Altek Elektrik firması nakit ve finansal borç verileri dışında kalan üretim tarafı verilerine bakarak anlayabiliriz.


Analizimin başlarında Altek Elektrik firmasının tahmini 56 Milyon Dolar finansal borcu ve 3 Milyon Dolar nakti olduğunu belirtmiştim. Sunulan verileri yukarıda 2019 2.Ç için sunulan verilerden düştüğümüzde, güneş enerjisi santralleri ve ağırlıklı olarak Cenal Üretim'in nakit ve finansal borcuna ulaşabiliriz.

Karşımıza 5,4 Milyon Dolar nakit ((5,7-3)*2) ve 950 Milyon Dolar finansal borç ((531-56)*2) çıkmaktadır. Ancak şunu da belirtmeliyim: Cenal Üretim ve güneş enerjisi santralleri ilk iki çeyrek borçlarını tahmini olarak yaklaşık 44 Milyon Dolar azaltmıştır. 


44 Milyon Dolar tahmini azaltılan borç, Cenal ve Alcen güneş enerjisi santallerinin elde ettiği 54,2 Milyon Dolar'lık FAVÖK performansı ile başarılmış gözükmektedir.

Not: Değerli Alarko Holding azınlık yatırımcılarının bana daha önceden bildirdiğine göre Cenal Üretim'in 2019 yılında yaklaşık 140 Milyon Dolar ana para + faiz ödemesi bulunmaktadır. 

54,2 Milyon Dolar'lık performansın olumlu yanı, Cenal Termik Santrali'nin ikinci üç aylık dönemde daha az üretim yapmasına rağmen, kömür maliyetlerinin düşmesinin ana katkısı ile, 21,4 Milyon Dolar'lık ilk çeyrek FAVÖK performansının üzerinde, 26,8 Milyon Dolar FAVÖK elde etmesidir. Daha fazla üretim, artan satış fiyatları ve düşük maliyetli kömürlerin giderleştirilmeye başlanması, üçüncü çeyrek ortaya çıkabilecek olumlu sonuçlar için oldukça ümit vaat etmektedir; ancak ciddi olarak artması beklenen FAVÖK performansı, TL'nin değer kaybı ile gölgelenebilir. 

NOT: TL'nin yabancı para birimlerine karşı değer kaybetmesi (kazanması) ile gelir-gider tablosunu olumsuz (olumlu) yönde etkilemesinin yanlış bir muhasebe kuralı olduğu kanısındayım. Oluşan kur farkı geliri veya giderlerinin diğer kapsamlı gelir tablosunda sunulması ile gelir-gider tablosu daha şeffaf ve anlaşılır olacaktır. 

Yine de yabancı para cinsinden borçların TL cinsinden artması, karşılığında yabancı para cinsinden gelir elde etmeyen firmaların değerini düşürür. Hem muhtemel faiz oranlarının artması kanalı ile hem de firma varlık değerinden borç verenin payını arttırması kanalı ile.   

Dağıtım iş koluna gelmeden önce, bahsettiğim için yanlışlandığım veya gereksiz yere negatif risk algısı yarattığımı düşündüren kefalet durumuna bir parantez açmam gerekiyor.

İkinci çeyrek ile beraber, Genel Kurul'da üst yönetimin belirttiği gibi, kefaletin bir kısmının kalktığını görmekteyiz; ancak kefalet durumu devam etmektedir. 

Kefalet konusunda yapılan eleştirileri anlayabiliyorum; ancak 2018 yılı Ağustos ayına kadar Alarko Holding'in neden ciddi değer kaybına uğradığına dair kimse kefalet konusunu ortaya atmamıştı (en azından ben görmedim). Bana göre net bir şekilde 2018 Ağustos ayına kadar Alarko Holding'in ciddi değer kaybına uğramasının en büyük sorumlusu, Dolar'ın hızlı değer kazanmasına karşı çok zayıflayan, hatta eksiye geçen, Cenal Üretim sermayesi ve kefalet yükümlülüğünün olası Alsim Alarko ve Alarko Holding'e oluşturacağı yüktür. Unutulmamalıdır ki, Cenal Üretim'e koyulan sermaye de Alcen Enerji tarafından yapılan borçlanma ile sağlanmıştır. 
Kefalet yükümlülüğünün azalması kesinlikle Alarko Holding için risk azaltıcı ve olumlu bir etkisi vardır; ancak Dolar'ın ani sıçramalarına veya operasyonlarda aksamalara karşı Cenal Üretim sermayesinin zayıflığı ve naktinin az oluşu kefalet yükümlülüğünü ön planda tutmalıdır.

Sonuç olarak bahsi geçen ve azalmakta olan kefalet yükümlülüğü riski var olduğu sürece, Alarko Holding'in naktini güçlü tutması gereklidir. Bu gereklilik sebebiyle de hisse geri alımı yapmamalıdır. Firma hissesi yükseldiğinde geriye bakıp o gün alsaydık şimdi bu kadar para kazanırdık demek biraz kolaya kaçmak olur. Her türlü olumsuz senaryoya Alarko Holding'in hazır olması gereklidir. 

Not: İlave olarak ilk bakışta mantıklı olabilecek 'Bankalar bu kadar kefalet yükümlülüğünü Holding'de bir değer görüyor ki, kabul ediyor' görüşü sunuldu. Eğer 2018 yıl sonunda oluşan döviz bazlı 4 Milyar TL'lik kefalet bugün verilmiş olsaydı, Holding değeri açısından bir gösterge kabul edilebilirdi; ancak kefalet 2014 yılından beri değişen oranda bilanço dışında durmaktadır. 

 Dolar ve Euro'nun değer kazanması ile artan TL kefalet miktarı artıyor diye Holding'in de değerinin artmasını savunmak yanlış olur.
  • MERAM Elektrik Dağıtım - Satış
'2018 yılının ikinci çeyreğinden bugüne, Alcen Enerji özelinde, Holding'i sırtlayan iş kolu Meram Elektrik Dağıtım ve yan satış firmaları olmuştur' diyebiliriz.

Öncelikle MERAM firmasının, zamanlama açısından biraz da firma insiyatifinde olan, gelir ve operasyonel sonuç oluşturma sürecinden, Enerjisa verilerinden faydalanarak, bahsetmem doğru olur. 

Not: Enerjisa'yı işin içine sokmamın sebebi Meram firmasına yönelik bilgi erişiminde yaşanan zorluklardır. 

İmtiyaz hakkı içeren ve bu haktan doğan gelecekte oluşması beklenen kazançların büyük ölçüde öngörülebildiği alanlarda karşımıza firma bilançolarında finansal varlık kalemi çıkmaktadır.

Not: Finansal varlık ve gelir kaydetme sürecine yönelik yorumlama hatası yapma ihtimalim unutulmamalıdır.

Finansal varlıkların bilançoda sunulan miktarının belirlenmesi için şirketlerin çok ciddi gelecek yıllara yönelik tahminlerde bulunması gereklidir.
Halka arz izahnamesinde sunulan Başkent Dağıtım örneğinden gidebiliriz.

Firmalar, imtiyaz sözleşmelerinin sonuna kadar yıllık enflasyon oranlarını, açıklanmayan ileri tarihler için EPDK'nın 5'er yıllık belirlediği reel makul getiri oranını ve EPDK tarafından gelecek yıllarda izin verilecek yatırım harcama tavanını öngörmeleri gerekmektedir.

Yapılan tüm tahminler sonucu gelecek yıllarda ortaya çıkması beklenen nakit giriş-çıkışları ile yapılmış ve geri ödemesi alınmamış yatırımların toplamını kayıtlı değere eşitleyen oran ise etkin faiz oranını bize vermektedir.

Zaman geçtikçe, örneğin bir yıl, bugüne çektiğimiz getirilerin bir kısmını elde etmeye hak kazanacağımız için bu hakkı faiz geliri olarak tahakkuk ederiz. Kısa yol olarak firmanın, ara dönemde çok ciddi bir yatırımı veya EPDK tarafından yatırım geri ödemesi olmadıysa, yıl başında kayıtlı olan finansal varlık toplamı ile etkin faiz oranını çarparsak elde edilmesi ihtimal dahilinde olan faiz gelirini bulabiliriz. Bu dağıtım firmalarının ilk getiri kaynağıdır.


Dağıtım faaliyetleri için bir diğer gelir kalemi ise dağıtım hizmet hasılatıdır.

EPDK, her 5 yıl için dağıtım firmalarına yönelik Haziran ayı enflasyonuna endeksli gelir gereksinimi belirlemektedir. Çok sapma olmayan ve önceden belirlenen bu gelir gereksinimi ve tavanı bize o dönemin elektrik faturalarında ortaya çıkacak dağıtım tarifesini vermektedir.

İlk olarak dağıtım hizmet hasılatı, dağıtım firmalarının dağıtım tarifelerinden (dağıtım tarifesine dahil edilen yatırım geri ödemeleri dışı) elde ettiği gelirleri bize yansıtmaktadır. İkinci olarak ise yapılan tahminlerde gerçekleşen değişimler sonucu ortaya çıkan finansal varlık makul değer artışını veya düşüşünü içermektedir.

Örneğin Enerjisa firmasının 2017 yılı üçüncü çeyrek sonuçlarında yaklaşık 140 Milyon TL'lik bir değer artışı gelir söz konusudur.
Bu bilgiler ışığında Enerjisa ve Meram Dağıtım firmalarının 2017 yıl sonundan 2019 2. çeyreğine kadar meydana gelen çeyreksel performansına bakabiliriz.


Not: Veriler yalnızca dağıtım operasyonlarının verileri olup, perakende ve toptan satış verilerini içermemektedir. Enerjisa Dağıtım operasyonel kar verisi hesaplanırken diğer faaliyet giderleri yok sayılmıştır. Meram Dağıtım'ın verileri Alarko Holding sunumundan alınmış olup, veriler iki ile çarpılmıştır.

Enerjisa Dağıtım verilerinin, Meram Dağıtım firması verilerine göre çok daha stabil olduğunu dikkatinizi çekerim. Meram Dağıtım verilerinin, 2018 üçüncü çeyreği ile beraber başlayan, daha oynak olmasını sağlayan gerekçe nedir?

Önceki Holding analizlerimde dağıtım tarafının elde ettiği satışlardan nasıl daha fazla operasyonel kar elde edebildiğini merak etmiştim. Örneğin Enerjisa Dağıtım firmasının da 2018 4. çeyrek verileri bir anda yükselip, sonrasında inmiştir.

Alarko Holding yatırımcı ilişkileri yöneticisine 'FAVÖK hesaplamasına neler dahildir? Yatırım harcamaları geri ödemeleri dahil midir? Aynı şekilde makul değer farkı dahil midir? Dahil ise makul değer farkı 2018 yılı ve 2019 ilk iki çeyreği için ne kadardır?' sorusunu yönelttim.

Gelen cevabı aynen sizlere aktarıyorum (Soruları sorarken analiz yayınlayacağımı bildirdim).

'Makul değer 2018  432.157.972, 30.06.2019  151.665.059 TL’dir. (grup payıyla çarpılmamış tutarlardır).'

Önden belirtmeliyim ki, makul değer farkı geliri veya gideri yukarıda bahsedildiği üzere yapılan yoğun tahminlerin değişmesi nedenleri ile oluşabilir. Bu gayet normal; ancak ne kadar sıklıkla yapıldığı önemlidir. 

İmtiyaz hakkı süresi sonuna kadar, Meram Dağıtım için 2036 yılı, yapılan
  • Enflasyon
  • EPDK tarafından belirlenen son dönem Reel Makul Getiri Oranı
  • Yatırım harcama tavanları, gelir gereksinimleri
gibi önemli tahminlerin değiştirildiği dönemler, elde edilen karı bir anda her döneme mahsus olmayacak şekilde yükseltebilmekte veya düşürebilmektedir.

Örneğin içinde bulunduğumuz tarife dönemi 2020 yılı sonunda bitecektir. 2020 yılı sonrası için yapılan, örneğin reel makul getiri oranı tahmini 2015-2020 yılı tarife dönemi içerisinde kabul edilen %13,61 olarak imtiyaz sözleşmesi sonuna kadar devam edeceği, Enerjisa tarafından kabul edilmiştir. Bu durumu Meram Dağıtım için de varsaymak doğru olur. 2020 yılından itibaren 5 yıl geçerli olacak oranlar 2019 Ekim ayı ile beraber görüşmelere açılacaktır. Eğer %13,61'lik reel makul getiri oranı değiştirilirse dağıtım firmalarının hesaplamaları değişecektir. Yükseltilirse (düşürülürse) hem normal operasyonel karları yükselecektir (düşecektir), hem de bir defaya mahsus ciddi makul değer farkı geliri (gideri) yansıtmak durumunda kalacaklardır.

Bir diğer yukarıda bahsedilen etkiyi yaratabilecek değişiklik, firmaların önümüzdeki yıllar için yaptıkları Haziran ayı enflasyon oranı tahminleridir. Firma örneğin %10 oranında enflasyon oranı tahmin etti; ancak Haziran ayı enflasyonu bu rakamdan daha yüksek geldi. Firma hem bu farkın düzeltmesini yapar ve kazanç elde eder; hem de tahminlerden yüksek gelen enflasyonun etkisi ile kalan yılların da tahmini enflasyon oranını arttırarak makul değer kazancı elde edebilir. Tahminlerden daha düşük gelebilecek ve kalan yılların enflasyon oran tahminleri düşürülse tam tersi etki ortaya çıkacaktır.

Meram Dağıtım 2018 3. çeyreği ile beraber sıklıkla tahminlerde değişikliğe gittiği tahmin edilebilmektedir. Ki firmanın belirttiğine göre 2018 yılında toplam yaklaşık 432 Milyon TL makul değer karı yazılmıştır. Bu karların yazıldığı dönem 3. ve 4. çeyrek olduğu sunulan verilerden anlaşılmaktadır. Makul değer karı yazılmadığında 2019 1. çeyreğinde elde edilen kar normal seviyeye düşmüş; ancak ikinci çeyrek yeniden makul değer karı yazılmıştır (firmanın belirttiğine göre 152 Milyon TL).

Belirtilen rakamlar yanlızca Meram şirketinin dağıtım iş kolunu ilgilendirmiyor olabilir. Aynı şekilde perakende satış iş kolu için de geçerli olabilir. Perakende satış iş kolu için de belli varsayımlardan faydalanılmaktadır; ancak dağıtım firması kadar ciddi boyutta olmayabilir.

Enerjisa firması halka açık bir firma olması sebebiyle makul değer karı yazma konusunda, Meram Dağıtım firmasına göre daha muhafazakar davranıyor olabilir. Sürekli yapılıyor olursa, firmaya yatırımcılar tarafından 'Neden öngörü hatası yapıyorsunuz bu kadar?' eleştirisi gelir.

Sonuç olarak dağıtım firması için her çeyrek karlılığı destekleyen makul değer getirisi olmayacak veya olmamalıdır. Alarko Holding'in Meram Dağıtım firması hususunda daha şeffaf olmasında fayda vardır. Genel Kurul'da yatırımcıların firma üst yönetimine dönem sonu varlık tabanını, neden karlılığın bu kadar oynak olduğunu ve gelecek dönemlerde hesaplamalarına dahil ettikleri enflasyon ve reel makul getiri oranını sormalarında fayda vardır.

Veri yetersizliği ve şeffaflığın olmayışı sebebiyle Alarko Holding yatırımcı ilişkiler yöneticisine son olarak halka arzı düşünüyor musunuz sorusunu sormuştum. Cevap ise an itibariyle öyle bir düşüncelerinin olmadığı yönündedir.
  • Sonuç:
3. çeyrek sonuçlarına yönelik rakamsal olarak olmasa da, 2. çeyreğe göre FAVÖK yön tahminlerim

1. HES Santrallari: Daha kötü
2. Cenal Termik Santrali: Çok daha iyi
3. Meram Dağıtım ve Satış: Daha kötü (makul değer getiri karı olmayacağı)
4. Turizm: Daha iyi
5. Taahhüt: Tahmin yok

Firmanın en büyük risk kaynağının mevcut olduğu Cenal Termik Santrali'nin üretim verimliliği ve kömür fiyatlarının seyri açısından çok iyi bir üçüncü çeyrek geçirmesi, firma ve Holding kısa vadeli geleceği açısından çok önemlidir. 3. çeyrek ortaya çıkması beklenen Cenal Termik Santrali sonuçlarının önümüzdeki iki yıl daha devam etmesi durumu borçluluğun makul seviyelere inmesini sağlayarak Alarko Holding hissesini daha da yukarı hisse değerlerine getirebilir; ancak hiçbir zaman unutulmamalıdır ki, Cenal Termik Santrali'nin hata payı YOKTUR. 

Meram Dağıtım ve Satış firmaları için ise son çeyreklerde meydana gelen sonuçların çok iyi incelenmesi gerektiği gerçeği karşımızdadır. 

Tüm Holding'e baktığımızda varlık açısından zengin, taahhüt iş kolunda yurt dışına ağırlık verilen, Alcen Enerji ve alt firmalarında yakından takip edilmesi gerekli finansal ve şeffaflık hususunda risklerin olduğu bir kompozisyon vardır.  

Yazının yazıldığı tarihte Alarko Holding (ALARK) firmasında yatırımım vardır. Yazılanlar bu bilgi dahilinde değerlendirilmelidir. Ancak pozisyonuma ekleme yapmıyorum.

Yorumlar

  1. Tesekkürler sn. Şüpheci, kefaletler santral çalıştığı sürece önemli değil. Holding meram ve yavrularında nakit akış problemi olma ihtimali görseydi bu yıl temettü dağıtmayabilirdi, ya da cok yıllar önceki gibi %4'ler seviyesinde dağıtabilirdi.
    Genel kurulda "hisse geri alın" dediğimde de tebessüm ettiler. Holdingin hissede likidite ve derinlik riski olusturabileceği gerekçesiyle halka açıklık oranını azaltma düşünceleri yok.

    YanıtlaSil
  2. Sn Şüpheci 06.19 Faaliyet Raporu'nda " 2018 yılı sonunda devralınan Gönen Hidroelektrik Santrali 10,6 MWe kurulu gücünde olup yıllık ortalama 42 milyon kWh elektrik üretmektedir. " deniliyor 09.18 yatırımcı sunumunda da yer almadığını görüyorum. Sizin yazınızda belirttiğiniz " 2018 yılının tümünde elde edilen 14 Milyon Dolar'lık performans, 2019 ilk iki çeyreğinde 21,7 Milyon Dolar'a çıkmıştır. Her yıl tekrar edemeyebilecek ciddi bir iyileşme " fikrinizi olumlu yönde tekrar revize etmeliyiz sanırım çünkü 2018 de hiç bilançoda olmayan Gönen Hes Altek'in 2019 3q ve 4q karına sizin çıkarımınızdan daha olumlu etki yapmasını beklemeliyiz diye düşünüyorum. Ayrıca 2019 yazının 2018 'e oranla Güney Marmara'da daha yağışlı olmasıda operasyonel olarak Gönen Hes'i destekliyecektir. Karakuz Hes 'te 2018 kapasite kullanım ortalamasını % 36 olması ilk 2019 6 ayı kabaca %90 son 6 ayı da % 20 alsak gene kabaca % 50 yapar hata payımızı da ekleyelim % 40 -45 arası beklesek bile şuan ki verilerle Altek kısmında daha olumlu beklenti içinde olmamız gerektiğini düşünüyorum. Selamlar

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Burada yer alan bilgiler kişisel görüşüm olup, kesinlikle yatırım tavsiyesi değildir.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Rönesans Gayrimenkul ve Borçlanma Araçları Şartları Üzerine

Rönesans Holding ve YDA İnşaat Üzerinden Şehir Hastaneleri ile Alakalı Düşüncelerim - Yazı 2

'Terminal Value' da Ciddi Değer Kaybetme Risklerine Hazır Mıyız?

Örnekler ile Nakit Akım Tablosu Önemi Üzerine

NEF (Timur Gayrimenkul) Firmasına Yönelik Kısa Bir Analiz

Selçuk Ecza Deposu Üzerine Düşünceler

Zorlu Holding ve İştirakleri Üzerine Düşünceler - Vestel Beyaz Eşya

Alarko Holding Üzerine Düşünceler

Ege Endüstri Finansal Durumu Üzerine

2019 Yılı Faaliyet Raporu Üzerinden Zorlu Holding Değerlendirmesi